top of page

Alışveriş Sepetini İşgal Eden Kitaplar

Geçen sene yazmak istediğim bir yazı vardı ama ilgili net kaynaklara erişememiştim. Bu sene tekrar değinmek istediğimden tekrar araştırmaya giriştim. Durum maalesef benzer şekilde ancak merakıma yenik düştüğümden üstünkörü de olsa ele almak istedim. Ülkemizdeki çok satanları araştırdım.


Bunun için bilinen siteleri incelemekle başladım. Amacım, yıllık bazda nasıl bir satış rakamı elde ettiklerini görmek ve hangi türden kitapların daha çok satıldığını incelemekti. Problem şu ki, hem bazı siteler ilgili sayıları vermiyor (ve varsa da doğruluğunu bilmiyoruz) hem de çok satanlar kategorisinin nasıl ele alındığını ("başlangıç yılı" ve "yıllık" ya da "tüm zamanlar" bazında oluşu gibi) bilmiyoruz. Yani ortada kesin çıkarımlar yapabileceğimiz veriler yok ya da bunu sağlayan çok az site var.


Ben de istediğim verileri bulmama şans tanıyanları derledim. Bunun için kitapyurdu.com , kitapsec.com ve bkmkitap.com sitelerini çalışma konusu olarak ele aldım.


Çok satanlar olarak belirttikleri kategoride bulunan ilk 25 kitap için, kitap adı, yazar adı, kitap türü, satış adedi, sayfa sayısı, yazarın (ve muhtemelen kitabın) özgün dili, ele aldığım 12 Kasım tarihindeki satış fiyatı, basım yılı, kitabevi, satış stok mevcudiyeti bilgilerini olduğu kadarıyla tek tek not aldım. O günden bu yana tekrar kontrol ettiğimde ise iki sitede bazı fiyatlarda ve kitapların sıralamasında değişiklik olmasına rağmen abartılı bir değişiklik yok.


Bu notları alırken her türden kitap satışı yapan siteleri tercih ettim ve belli bir türün satışına odaklanmış sitelere başvurmadım. Yapılabilecek bir yorumlamada yardımcı bir etki bırakmazdı.


Bir diğer not olarak, (eğer ilk 25 içinde varsa) set halinde satılan kitapları ele almadım.


Karar vermesi kısmen zor olan kitap türü konusunda ise bazı kitapları goodreads.com sitesinde yer alan etiketlerine bakarak doğrulamayı tercih ettim. Tek bir tür adedini not aldığımdan da olabilecek en genel kategoriyi seçmeye çalıştım.


Örneğin “maneviyat”, “psikoloji” ve “kişisel gelişim” etiketleri olan bir kitabı, kişisel gelişim kategorisi altında ele aldım. Çünkü burada belirtilen ilk iki etiket, kitabın özünde yer alan akademik bir manayı değil de herkesin anlayacağı dilden bir anlatımı sunuyor ve kişisel gelişim anlatısına yardımcı oluyor. Gündelik okuma için uygunluk taşıyan, belli bir bilgi birikimi gerektirmeyen bir kitap haline geliyor. Tıpkı akademik anlamda karmaşık gelen “bilim” ve halka hitap eden “popüler bilim” kategorisi arasındaki fark gibi.


Son olarak, vereceğim bilgilerle birlikte yapacağım yorumlamalarım basit olsa da fikir verme amaçlıdır ve hiçbiri kesinlik ifade etmemektedir. Cümlelerimi “olasılık” dahilinde ele almaya çalışacağım ve bu şekilde okumanızı rica edeceğim.


Öncelikle site bazında inceleyelim.


Photo by Araix Rand on Unsplash


Kitapyurdu (yıllık çok satanlar) sitesinde çocuk kitaplarının baskınlığı hemen göze çarpıyor. 25 kitabın 9’u çocuk kitapları kategorisinde. Bir o kadar da kurgu kitabı görülüyor. Fakat kurgular fantezi kurgu ve tarihi kurgu olarak yer alıyor. Ayrıca 20 farklı yazarın bulunduğu listenin üçte birini Türk yazarlar oluşturuyor.


Satış adetlerini incelediğimizde 1 milyonu aştığını görüyoruz. Yirmi beş kitaba ortalama olarak yayarsak neredeyse 45 bin adet demek bu.


Eğer her kitabı okusaydık, neredeyse 5 bin sayfa çevirecektik. Ortalama olarak neredeyse 200 sayfaya denk gelen yirmi beş kitap bitirecektik.


Alışverişimizi bu tarihte yapsaydık (üç site için de indirimli hallerini ele aldım) cebimizden toplamda 2268 TL çıkacaktı. Bu da her kitap için ortalama 90 TL demek.


17 farklı yayınevinden ve 13’ü Türkçe, 6’sı İngilizce olmak üzere toplamda 7 farklı dilden yazılan kitapların çevirisini okuyacaktık.


 

Kitapseç (çok satanlar) sitesine ise kurgu kitapları hakim. Bilinen yazarların klasikleşmiş kurguları çoğunlukta. 17 farklı yazarın bulunduğu listede, en çok satan yazar olarak Sabahattin Ali ve Stefan Zweig dörder kitap ile yer alıyor. Bunun yanı sıra 6 adet bilim kurgu/distopya şeklinde belirtebileceğimiz kitaplar mevcut. Üç site arasında en fazlası.


Satış adedi olarak önceki sitenin yarısı kadar bir sayı karşılıyor bizi. Fakat burada belirtmek isterim ki, bu site için “çok satanlar” kategorisini görüyoruz. Bunun ne kadar bir süre bazında olduğu belirtilmiyor. Sitenin en altında yer alan ibareye göre 2020 yılının en çok satanları olduğu bilgisi verilmiş. Durumdan emin olamasam da, satılan kitapların sadece biri hariç hepsinin klasikleşen eserler olduğunu düşünürsek bu doğru olabilir.


Bütün kitaplara vakit ayırdığımız takdirde 4700 sayfa okuyacaktık ve bu da ortalama olarak 190 sayfaya tekabül edecekti. Yapacağımız alışveriş 2 bin TL’yi biraz aşacaktı ve ortalama olarak ise 82 TL’yi bulacaktı.


9 farklı yayınevinden kitaplar okuyacaktık ve yayınevlerinin üçünün daha baskın olacağını görecektik. 6 farklı dilde yazılmış kitap bizleri karşılayacaktı ve bunların 7’si Türkçe, 7’si İngilizce ve 5’i Almanca esaslı eserler olacaktı.


 

Bkmkitap (çok satanlar) sitesinde de türlü temalardan kurgu kitapları pek popüler. En ilgi çeken de fantezi kurgu olmuş. Fakat bunun sebebini olası bir reklam kampanyasına yoruyorum. Çünkü bunların 6’sından 4’ü Türk yazarlar tarafından yazılmış ve satış adetleri ortalamanın aşırı derecede altında kalıyor. Bu da notlarımı alırken gözüme kolayca çarptığından böyle bir yorumun abes olmayacağını düşündürdü. Listede ise şaşırtıcı derecede bir çeşitlilik ile 24 farklı yazar bulunuyor. Jack London iki kitap ile bulunan tek yazar. Artık hayatta olmayan yazarların sayısı ise 15.


En çok satış adedi bu sitede bulunuyor ve toplamda 1.12 milyon satış rakamı gözlemleniyor. Üstüne üstlük bu, az önce bahsettiğim düşük satış adedi bulunan kitaplara rağmen bunu sağlayabiliyor. Ortalama olarak ele alınsaydı eğer, kitap başına 45 binin biraz üstünde bir potansiyel demekti bu.


Ancak bu fantezi kurguların tanıdığı bir şans var. Türün uzun anlatısı kendini gösterdiğinden toplam sayfa sayısını da epey artırmış. Eğer bütün kitapları okuyacak olsaydık 7500’e yakın sayfa ile göz göze gelecektik. Aynı kitap adedine rağmen diğerlerinden 1.5 kat daha fazla okuma yapmaktan bahsediyoruz. Diğer bir deyişle kitap başına ortalama 300 sayfalık bir serüven.


Aynı etkiyi fiyat konusunda gördüğümüzü de anlamışsınızdır. Toplamda 2700 TL ve ortalama olarak her bir kitap için 110 TL’ye yakın değerler göze çarpıyor.


14 farklı yayınevi bizi karşılarken en baskın olanı 10 kitaba ev sahipliği eden İş Bankası Kültür Yayınlarıymış. 6 farklı dilden kitabın yer aldığı listede ise bu defa liderlik 11 kitap ile İngilizce’de görünüyor. Bunların 7’si ise Türkçe dilinden eserler.



Belirttiğim gibi ilgili verilerin zaman dilimi biraz yanıltıcı olabiliyor. Hangi yılın veya hangi zaman aralığının satışları olduğunu tam anlamıyla söyleyemiyorum. Çünkü bir sitede yıllık olarak belirtiliyor, diğerinde çok satanlar deniyor ve buna rağmen güncel tarih yerine eski bir tarihin bilgi sunuluyor. Sitelerin böyle bir zorunlulukları olduğunu sanmıyorum ancak belli çıkarımlar yapabilmek ve halkın ihtiyacını, sevdiklerini, merak ettiklerini görebilmek adına daha derli toplu bir çıktı sağlayabilirlerdi. Ben de bu yüzden eldekileri not almakla yetinebildim.


Kitapların da sürekli pahalılaşmasıyla beraber artık belli bir düzen kalmadı. Ancak okumak için vaktini ve parasını ayırmaktan çekinmeyen okurların kitap başına 85-90 TL civarında harcama yapmaktan çekinmediğini görebiliyoruz. Bu eder sayfa sayısı, kitap türü, çeviri bir kitap ise o ülkedeki popülerliği, kitabın basım adedi ve yayınevinin bilinirliği ile doğru orantıda olabiliyor.


Eğer satış rakamı düşük ancak sayfa sayısı fazla olan fantezi kurgu kitaplarını bu ortalamaya dahil etmezsek, okurlar 200-250 sayfa arasında olan kitapları tercih edebiliyorlar. Elbette çocuk kitaplarının sayfa sayısı genelde 32 ila 64 olarak değişir ve ortalamayı düşüren bir bilgi sunabilir. Fakat sadece klasiklerin bulunduğu ikinci sitede dahi ortalama 190 çıkmıştı ve en düşük sayfa sayısı 68 idi.


Anlaşılan o ki yayınevinin ve çevirinin kalitesi alıcılar için öncelik değil. Elbette adı sanı bilinenler daha çok satış gerçekleştiriyordur. Ancak özellikle çok satan yabancı kitapların çevirileri daha niş yayınevleri tarafından sağlanabiliyor.


Öte yandan telif hakkına tabi olmayan eski eserlerin basımını her yayınevi de sağlayabildiğinden bu da bir çeşitlilik sağlıyor olabilir. Klasikleri veya belli bir türün eski eserlerini bir seri halinde satan yayınevleri mevcut. Bunlar ya piyasayı tekelleştirmek ya geçmişten günümüze yeni çevirilerle basılmasını sağlamak ya koleksiyoncuları mutlu etmek ya da en ılımlı anlamıyla herkesin erişebilmesini sağlamak için yapıyor olabilirler.


Bana kalırsa en anlamlısı, dilimize daha önce çevrilmeyenleri ve on yıllar önceki basımlarından sonra bir daha basılmayanları okurlarla kavuşturmalarıdır.


Yereldeki eserlerimizi çok fazla satın almıyoruz. Değer vermiyoruz demek istemiyorum çünkü belirttiğim gibi bu belirgin bir çıkarım olur, bu listeler bunu sağlayamıyor. Yine de (üç site için) satılanlar ve satış rakamları da ortada.


Gözlerim beni yanıltmıyorsa üç listede de (en azından ilk 25 içinde) bulunan tek eser “1984” ve tahminimce kimseye şaşırtıcı gelmeyecektir. Herkesin okuduğunu veya bildiğini iddia ettiği, kötü giden politik durumları anlatmak için cümle içinde kullandığı bir roman ne de olsa.


Fakat unutmamak gerek ki, satış rakamı ile okur sayısı eş değil. Buna rağmen ülkede en çok okunan kurgu eser nedir diye sorsalar gönül rahatlığıyla bu kitabı söylerim. Tabi okuduklarını varsaymak dahilinde söylerdim bunu. Kitabı satın almak ile okumak arasında da fark var. Okumak ile anlamak konusuna girmiyorum bile.


Son olarak, kişisel yorumlama ve incelemenizi yapabilmeniz adına hazırladığım dosyayı sizlerle paylaşıyorum. Bağlantıdan erişim sağlayabilirsiniz.


Comments


bottom of page